8 Mart 2010 Pazartesi

Nargile

Nargile'nin Tarihi;
İnsanoğlu ilk olarak milattan önce keşfetmiş tütünü. İbadet amacıyla yaktıkları tütün yapraklarının verdiği keyfi farkeden insanlar, o günden beri onu hayatlarında vazgeçilmez kıldı. Tütün, tarih boyunca çeşitli medeniyetler tarafından şekillendirildi. Pipo oldu, puro oldu, sigara oldu, ağızlarda çiğnendi. Ancak hiçbir şekil, tütünle “nargile” kadar bütünleşmedi.Hindistancevizi'nin dışındaki tütün benzeri tabakayı yakan ve cevizin içine soktukları kamışla keyif yapan Hintliler, asırlar sürecek olan nargile geleneğini de başlatmış oldular. Nargile, aradan geçen yüzyıllar sonunda bir kültür haline dönüştü.
Çok farklı kültürlerinin farklı adlandırdıkları bu keyif aracı Araplar tarafından Narcile, İranlılar tarafından da Kalyan diye adlandırılıyor. Asıl nargilenin kökeni ise Farsça’da Hindistan cevizi anlamına gelen Nargilden geliyor.Hindistan’da ortaya çıkan nargilenin ilk örnekleri Hindistan cevizinin içinin çıkarılıp kabuğuna bir kamış sokularak yapılmış. Zamanla Hindistan cevizi yerine kabak kullanılmaya başlanmış. Kullananların sayısı arttıkça porselen ve bronz da nargile için elverişli malzemeler haline gelmiş. Bunları cam, billur, çini hatta gümüş gövdeli nargileler izlemiş. Hindistan’da doğan nargile, başta İranlılar olmak üzere Araplar, daha sonra da Türk insanı ile tanışmış.Türk insanının nargile ile tanışması aslında Osmanlı dönemine rastlıyor. O dönemde İran’dan getirilen ve zamanın kahvehanelerinde muhabbetlere eşlik eden tömbeki padişahlar döneminde yasaklanmıştı. Nargile de uzun zaman İstanbul Tophane’de, İzmir Kemeraltı’nda ve Ankara Gençlik Parkı'nda tömbeki olarak sunulmaya başlanmış. Bu nostaljik mekanların müdavimlerini ise genellikle orta yaşın üstündeki insanlar oluşturuyordu. Daha sonraki, yani yakın dönemlerdeki aromalı nargilelerin hayatımıza girmesi ile daha hafif bir içecek haline gelen nargile genç kitle tarafından da tercih edilmeye başlandı.




Yapısı ve Tasarımı;
Ser: Nargilenin uzun gövdesi. Boyun kısmı dar olmakla birlikte karın kısmına inildikçe çapı genişleyen, yapı olarak sürahiye benzeyen bir parçadır. Cam, metal ve seramikten yapılır.
Lüle: En üstte bulunan, tömbekinin konulduğu delikli tabla. Gümüş, pirinç ya da bakırdan yapılmış, oymalarla süslü bir muhafaza ile çevrilidir. üzerine köz konularak gerekli ısı sağlanır.
Marpuç: Dumanı şişeden alan ve ağza ulaştıran bölümdür. Bu bölümde kullanılan hortum koyun derisinden yapılır.
Şişe: İçinde dumanı filtre eden suyun olduğu ve fokurdamaların geldiği bölüm.
Sipsi: Marpuçun ucuna takılan, dumanın içinden çekildiği küçük ağızlık. Tercihen kehribardan yapılır, fakat maliyet sebebiyle ve hijyenik açıdan genelde plastik olanları kullanılır. Mermer ya da gümüş olanları da mevcuttur.
Tepsi ve rüzgarlık: Tepsi közden düşen külleri toplar, rüzgarlık ise közün sönmemesi için kullanılır.
Tömbeki: Nargileye has tütün.

Çalışma Şekli;
İçici marpuçtan nefes aldığında oluşan basınç farkıyla hava sırayla közden, sonra ısınarak lüledeki gözeneklerden geçer. Sıcak hava ile ısıtılan tömbekinin dumanı karışarak suyun içinden geçer, bu esnada soğur. Daha sonra hava marpuçtan içiciye ulaşır. Nargile içerisinde bulunan su dumanı soğutmanın yanı sıra içindeki katranı da bir miktar süzer.


Nargile Tütünü;
Nargilenin belki de en önemli öğesi tömbeki denilen tütünüdür. Tömbeki üretiminde kullanılan tütün bitkisi sigara, puro, enfiye gibi diğer tütünlerden daha kısa boylu, daha geniş, daha tıknazdır. Yaprakları daha esmer, daha küçük, daha etli ve diğer türlerden daha dayanıklıdır. Virginia ve Burley tütünlerinde yüzde 3-4, Türk tütünlerinde yüzde 1-2 olan nikotin oranı, tömbekide yüzde 10'a kadar çıkabilir. Tömbeki Türkiye'de Hatay - Samandağ ve Konya - Hadim bölgelerinde üretilir. Tütün gibi toplanır, ama farklı işlemlerden geçer. Yukarıda bahsedilen klasik tömbekinin yanında bugün Mısır'dan getirtilen ve adına bahri veya Arap tömbekisi denilen bir tömbeki türü daha bulunmaktadır. Fermente edilmiş meyvelerden elde edilen bu tömbeki türü daha çok genç nesle hitap eder. Bu tür tömbekilerde çok değişik (doksandan fazla) aromalar kullanılır. Elma, nane, kayısı, çilek, muz, limon, ananas, kavun, çilek, cappuchino aromalı olanları yaygındır. Özellikle elma-nane, kavun-nane, gül-nane karışımları ekstra tat vermektedir içenlere.

Nargile Mekanları;
Nargile güzeldir ama mekanında işin ehlinin elinden cıkarsa güzeldir yoksa işkenceye dönüşmesi kacınılmazdır, bunun  için İstanbul'da Tophane, Çorlulu Ali Paşa Medresesi, Üsküdar Yeşil Mavi Nargile Kafe, İzmir'de kıbrıs şehitlerinde 'nargile konağı' tecrübe edilmiş gecer not almış mekanlardır, he bir de bizim ev var orası ayrı:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumumuzun daha etkili, daha verimli olması için lutfen sonuna isim, lakap, initial, plaka vb birşeyler ekleyelim

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...