2010 Guney Afrika Dunya Kupasında ilk maclar tamamlandı, ilk macların ardından hakim olan görüş ise macların son derece sıkıcı gecmesiydi. Bunun elbette bircok faktoru var, en basta ilk maclar kimse risk almak istemedi herkes rakibini olcup bicmek, tartıp ona gore hareket etme taraftarıydı. İzleyemedifim Almanya-Avustralya macını kenara koydugumuzda gelen olarak sıkıcı, pozisyonun olmadıgı futbol adına guzelliklere pek rastlayamadıgımız maclar izledik. Su ana kadar zevk alarak izlediğim tek mac İspanya-İsvicre macıydı onda da pozisyonun bol oldugundan değil sadece iki takımın da hısrslı oyunundan keyif aldım. İlk macların surprizi olması bakımından da güzel mactı. Peki neydi bu kadar sıkıcı kılan geride kalan macları?
Cevap acık ve net, biz izleyenleri oldugu kadar sahadaki oyuncuları da direk etkilediğini dusundugum bu alet, butun seyir zevkimizin içine etti. Bataklıktaki sivrisinek vızıltısını andıran sesiyle, manasız ve heyacansız bir gurultu cıkartam bu aletin bu sıkıcı gidişatta payı buyuk. Yine de tek sebep bu değil tabi, takımların da genel olarak performansları cok kotuydu, İngiltere, Fransa, İtalya gibi Avrupa devlerinin yanı sıra Brezilya'nın futbolu da izleyen kimseyi memnun etmedi. Yine de Dunya Kupası gibi dunaynın en prestijle en cok ilgi toplayan organızasyonunu sadece ilk maclarla değerlendirmemek lazım. Benim bundan sonraki maclar için umudum tam. Beklentilerin uzerinde daha seyredilebilir maclar izleyecegimiz kesin ama su vuvuzela sesi devam edecek o da kesin. Turnuvanın başıundan beri iki tezahurat, kacan pozisyondan sonra bi vuuuu sesi duyamaz olduk. Varsa yoksa aynı vızıltı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumumuzun daha etkili, daha verimli olması için lutfen sonuna isim, lakap, initial, plaka vb birşeyler ekleyelim