22 Eylül 2010 Çarşamba

Türkiye Spor Toto Süper Lig; 5.Haftanın Ardından


   Bu hafta derbi haftasıydı, butun hatfa derbi konusulması bekleniyordu ama olmadı. Bursaspor Gaziantep macı herseyin onune gecti. Macın yan hakemine isabet eden cisim nedeniyle macın 62. dakikada tatil edilmesi butun gundemi değiştirdi. Hemen ardından güvenlik zafiyeti var mıydı yok muydu tartışmaları, olay munferit mi değil mi tartışmaları boy göstermeye başladı. Olay ise tribunde bir adamın hakeme cok sinirlenip kol saatini cıkarıp atmasından ibaret. Saatinin manevi degeri olmayan biriymiş o kesin, yanlız bu hareket nasıl önlenebilirdi konu burda başlıyor ki, bunun önlenmesi imkansız. Çünkü daha önce hiçbir olaya karışmamış birisi o anda bir anlık sinirle bu hareketi yapıyorsa, bunu ne mac oncesinden ne de mac anında önceden tespit edebilirsin. Bunu önlemenin tek yolu caydırıcılık. Bu olayı yapanı bulup ibreti alem olsun diye cezalandıracaksın ki bundan sonra benzer seylerin onune gecesin. Bu arada tek bir kişinin yüzünden butun takım ve taraftarların da magdur edilmesi ayrı bir olay. Bunu nasıl çözecekler o da bir merak konusu. Son bir konu da hakemler, macı takip ettiğim kadarıyla hakemlerin tıutumu objektif değildi olayların bu noktaya gelmesinde onların da macı kontrol altında tutamamasının buyuk payı vardı. Hele daha olay meydana gelmeden Deniz Coban'ın bu hareketine ne demeli, elinde bir tane su şişesi, bir tane kola şişesi 40 metre koşup olayı kayda aldırdı. Bir mac için gözlemci var mac sonu kendin rapor tutuyorsun, bunları yaz sonrdan ne diye elinde şişe 40 metre koşup milleti tahrik ediyorsun.

    Gelelim asıl gündeme, sezonun ilk derbisi olan Fenerbahce Beşiktaş macına. Maca beklendiği gibi üstün başlayan taraf Beşiktaş oldu. Ta ki gole kadar genelde oyunun hakimi konumundaydılar. Fakat Fenerbahcenin golu Fenerbahcenin oyuna katılmasını, özgüveninin geri gelmesini sagladı. Macın Beşiktaş için en buyuk talihsizliği yedikleri golden ziyade 29.da Ekrem'in 42.de kaleci Hakan'ın sakatlanarak değiştirilmek zorunda kalınması. Bu yuzden Schuster'in oyunun gidisine etki edecek bir hamle yapma sansı neredeyse bitti daha ilk yarıda. Yoksa o Nihat'a kimse 90 dakika dayanamazdı. Genelde ortada gecen macta, gecen perşembe Avrupa Kupası macınnda 90.da gol atan Beşiktaş yine son dakikalarda kazandıgı penaltıyla beraberliği sagalayarak Kadıkoy'den bir puanla ayrıldı. Burdan cıkacak galibiyete daha cok ihtiyacı olan Fenerbahce için kotu bir akşam oldu, özellikle de 1-0 öne gecmişken bu sonucla ayrılmak. Bu sonucla iki takımda ligdeki ilk beraberliklerini almış oldular. Ekrem'in sakatlanmasıyla mecburi oyuncu değişikliğine giden Schuster o bolgeye İbrahim Üzülmez'i alarak Üzülmez'i hayatında ilk defa sag bekte oynatmış. O kadar tarnsfer yapan trasnfere milyonlar harcayan beşiktaş'ın klubesinde sag beke gececek adam olmaması da ayrı bir soru işareti tabi.
   Uzun bir sure sonra izleyemedim Galatasaray macını ama bir yandan kafam hep mactaydı ne oldu ne gitti acaba diye. Bir yandan da hadi Kewell hadi Baros hadi Misimovic derken taa 69. dakikada gol haberi geldi hem de sürpriz bir isimden; Galatasaray'ın emektar ismi Ayhan'ın goluyle 1-0 önde kapamış Galatasaray macı. Son iki mac 1-0 olmak üzere 3 haftalık müthiş bir ivme kazandık hadi bakalım. Değinilmesi gereken bir diğer kkkonu ise takımın ve oyunun bu kadar kötü olmasında ki en baş etken olan Atatürk Stadının zemini. Bu kadar kötğ bir çim bu kadar kotu bir saha olamaz. Koca İzmir'e yakışmayan bir sahada oynandı mac. Böyle olunca da iki takım içinde kısır bir mac oldu. Marka değeri, digiturk, milyon dolarlardan bahsedilen Süper Ligde böyle kötü zemin olması kalitemizi bir kez daha gözler önüne serdi.
  Gecen hafta bahsetmiştim ligin tek puan alamaayan takımı Manisaspor diye, hatta teknik direktor değişikliklerine gitmişlerdi. Hikmet Karaman ile cıktıkları ilk maclarında 3 puanla tanıştılar, hem de gecen hafta Sivasspor'a 6 tane atan Trabzonspor karşısında, hem de deplasmanda Trabzon'da, hem de daha 9. dakikada 1-0 geriye düştükleri macta, hem de 3-1 gibi bir skorla, burda Hikmet kimde bilinmez ama gercekten iyi iş cıkardilar tekrar lige tutunmak için. Bu noktada bir parantez de Makakula'ya acmak lazım. Bu adam gecen sene Kayseri'ye kiralık gelmişti Super Ligde gol kralı oldu, Kayseri yönetimi takımıyla anlaşamadı, sözleşme imzalayamadılar. Epey bir sure Trabzon ugrastı ama bonservisini (ki 3.5 milyon€du) yüksek bulup vazgectiler en sonunda Manisa kaptı. Mac da onun attıgı iki golle Manisa'nın olunca Trabzonlu yöneticiler mac sonunda neler düşündü acaba?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumumuzun daha etkili, daha verimli olması için lutfen sonuna isim, lakap, initial, plaka vb birşeyler ekleyelim

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...