7 Ekim 2010 Perşembe

Kaleci Sorunu; Galatasaray

Zoran Simović vardı bir zamanlar, 84'den 90'a altı yıl korudu Galatasary'ın kalesini, kurtadıgı penaltılar hala akıllarda. 6 yıl kale emin ellerdeydi sonra da bıraktı futbolu zaten. 1985-1986 yılında namaglup ikinci olan takımın kalesini korudu. Ondan sonra ardında 4 sezon yedek bekleyen Hayrettin Demirbaş aldı eldivenleri ondan, müthiş kurtarışlarının yanında yaptıgı basit hatalarla da hep gundemde kaldı Hayrettin ne ettin? klişesini yaratan adam oldu ama oyle ya da böyle 5 yıl korudu Galatasaray kalesini. 1996'dan 1998'e Volkan Kilimci vardı kalede ben de dahil cogu Galatasaraylı hatırlamaz bile su an, zaten cok da kalmadı iki yılın sonunda ayrıldı Galatasaray'dan
1998'de Galatasaray tarihinin en faydalı Brezilyalısı gecti kaleye, 2001 yılına kadar Galatasaray'ın kaleciliğini yapan Cláudio Taffarel tarihin en başarılı dönemini yaşayan Galatasaray'ın bu başarısında en buyuk pay sahibi olan isimlerden biridir. On yıla yakın Breizlya milli takımının da kaleciliğini yapan Taffarel'i özellikle Arsenal ile oynanan Uefa Kupası final macında Thierry Henry'nin kafa vuruşunu cıkardığı anı hiçbir Galatasaraylı unutamaz. 3 yıllıgına da olsa yine bir istikrar yakalanmıştı Galatasaray kalesinde. Bu istikrar cok sacma bir şekilde yıllık ücreti cok bulundugu için bozuldu.
2001'de Taffarelden sonra Kolombiya'lı kaleci Aly Faryd Mondragon aldı Galatasaray'ın kalesini. 2001'den 2007'ye 6 yıl gorev yaptı 200'ün üstünde macta yer aldı. Galatasaray kalesi onla birlikte rahat bir nefes almıştı. Her ne kadar her tartışmalı pozisyonda 40 metre depar atıp olay yerinde bitiverse de onun uzaktan gelen toplardaki kurtarışlarını kimse unutamaz. 2007'de Galatasaray'ın gencleştirme operasyonu adı altında yaılan istikrar soykırımının kurbanı olmuştur. En az 3 yıl daha oynayabiliecek kaleciyle -ki su an bile hala Koln'de gorev alabilmektedir- hem de iyi bir kaleciyle yok yıllık cok ucret alıyor, yok genc bir kadro yaratacagız denilerek gonderilmiştir.
İşte ne olduysa bu seneden sonra olmuş Galatasaray'daki kaleci sorunu hiçbir zaman çözülemediği gibi her sene en başta gelen problemlerden birisi olmuştur. Kalecinin bir takımdaki en önemli oyuncu oldugunu unutan iyi bir kaleci takımın yarısıdır gercegini göz ardı eden kişiler yüzünden bu sorun bugune kadar büyyerek devam etmiştir. Bu periyodda Galatasaray'da yedek denince akla gelen ilk isim olan Aykut Ercetin denenmiştir. 2002'den bu yana Galatasaray'da olan Aykut hiçbir zaman as kaleci olamamıştur bundan sonra da olamayacaktır. Sonra Morgan De Santics alınmıştır Sevilla'dan büyük umutlarla 2008-2009 yılı onunla gecmiş ama o da tutmamıştır. Ardından yerli kaleciye yonelen yonetim Galatasaray alt yapısında yetişen Uşak Ankaragucu Kayseri Erciyes takımlarında oynayan Orkun Uşak'a vermiştir Galatasaray kalesini. 3. sınıf anadolu takımı kalecisinden ote gecemeyen Orkun'da tutunamamıştır Galatasaray kalesinde.
2009 yılı transfer sezonu acılmadan Atletico Madrid'den Leo Franco ile anlaşılmıştır. Bonservis bedeli odenmeden alınan Fraco'dan beklenti Galatasaray'ın bu kaleci sorununa care olmasıydı. A. Madrid 5 yıllık kalecisinin sözleşmesini uzatmamış bir nevi Galatasaray'a gitmesine izin vermişti, kalelerini de 24 yaşındaki kalecileri Sergio Asenjo'ya teslim etmişlerdir. Madrid klubunun bu kararında ne kadar haklı oldugunu daha bir yıl gecmeden butun Galatasarylılar anlayacaktı. Mondragon'u yaşlandı diye gonderen zihniyet 33 yaşındaki adamdan birşeyler beklemekteydi. Nitekim Franco'da olmadı butun sezon yediği hatalı gollerle gondemde olan Franco'nun bileti en son Fenerbahce macında Sami Yen'de Selcuktan 35 metreden yediği golden sonra kesildi. Müzmin yedek Aykut denendi belki olur diye o da bir türlü güven vermiyordu kalede. 2007'de Mondragon'un gidişinden bu yana yani 3 yılda5 farklı isim yer almış Galatasaray kalesinde. Bu konuda aynı periotta Fenerbahceye bakacak olursak 1991'den 2010'a sadece üç isim goruyouz Engin İpekpglu, Rüştü Recber ve Volkan Demireli görüyoruz. 20 yılda 3 kaleci hepsi de hem Fnerbahce hem milli takıma mâl olmuş isimler.
Bu arada bu sorunun farkında olan Galatasaary yönetimi 2009-2010 sezonu transfre doneminde Vestel Manisaspor'dan Ufuk Ceylan'ı almıştır hem de karsılıgında Orkun Uşakla birlikte Yaser Yıldız Mehmet Guven artı para vererek. İlk sene pek şans bulamayan Ufuk bu sezon itibariyle her mac oynamaya başladı.Oynadıkca da forma girecek gibi gözüküyor. Hiç yoktan Aykut gibi değil üstüne gelen topları kesin tutuyor. Beş yıllık anlaşma yapılmış Ufuk Ceylan'la tüm Galatasaraylıların tek temennisi Ufuk'un Galatasaraya'ın gelecek on yıldaki değişilmez kalecisi olması bu başarısını milli takıma taşıması. Bunun için her turlu imkana sahip şans veriliyor, yetenekli güçlü. Başarır da inşallah kendisine duyulan guveni boşa cıkarmaz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumumuzun daha etkili, daha verimli olması için lutfen sonuna isim, lakap, initial, plaka vb birşeyler ekleyelim