Hani derler ya hiçbirşey sebepsiz değildir diye öyle hakikaten. Malum Türk Telekom Arena'nın açılışı da en az yapılış aşaması kadar açılışı da gürültülü oldu. Bu stada da boyle bir açılış yakışırdı zaten diyemeyecegim; zira olayların o noktaya getirlmesi ve tum olanların sorumlusu olarak taraftarların gösterilmesi son derece utanc verici. Peki bu olaylar neden bu haddeye geldi sorumluları kim;
1. Adnan Polat: Bu cefakar taraftarı ilk suclayan hatta basının karsısına gecip şov yapan hatta işi yalakalık bıoyutuna taşıyıp başında bulundugu klubun prestijini yaklar altına alan Adnan Polat'dır ilk sorumlu. Otaraftarı en son suclayacak kişidir de aslında, zira o gun bilet satılmamış sadece davetiye ile stada alım yapılmıştır. E klup baskanı olarak onun izni oluru olmadan kişi yada kişilerin davet edilmesi soz konusu olamaz. Bu noktada en buyuk sorumlugu alan başkanın olaylar esnasında direk etkisi olmasa da sonrasında takındıgı tavır, girdiği tutumla bir kriz nasıl yonetilmez gözler önüne sermiştir
2.Erdoğan Bayraktar: Toki başkanı olarak gorevli olan şahsiyet yaptıgı konuşmayla stadı dolduran binlerce kişiyi tahrik etmiş yaptıgı konuşmada adeta kinini kusmuştur. Sonrasında olayın o noktaya gelmesinin baş sorumlusu kendisidir.O konuşmanın sonrasında fazlası olmadıysa o da Galatasaray taraftarının büyüklüğüdür.
28 Şubat 2011 Pazartesi
27 Şubat 2011 Pazar
Aslantepe Türk Telekom Arena Açıldı
Malumunuz Türk Telekom Arena 15 Ocak 2011 itibariyle resmi acılşını yaptı. Açılış ışık gösterileri, Kenan Doğulu'nun mini konseri ve danslar gibi birçok etkinliğe sahne aldı. Ama bence tüm olanlar arenanın ihtişamının yanında sönük kaldı. Daha organize, daha detaylı düşünülerek daha güzel birşey cıkarılabilrdi ortaya. Bir kere açılışa sadece davetiyeyle alınması ayrı bir konu. 43.000 davetiye kimlere dagıtıldı, orda burda yukarda dayısı, tanıdıgı olmayan gidemedi. İlk sacmalık bu olsa gerek. Hadi yarısını davetiye yap da 43bin tane de davetiye mi olur kardesim. Tüm bu gösterilere 560 kişi hazırlanmış, 5.00.0000$'a mâl olmuş ama ortaya cıkan eser hiç de olması gerektiği gibi değildi; sönüktü, yetersizdi, başarısızdı. Sanki bir an önce acalım da para kazanmaya başlayalım düşüncesiyle hareket edilmiş aceleye getirilmiş gibiydi. Açılışta Galatasaray'ın efsanelerine yeterince yer verilmemesi, bu statta emegi gecenlerin en basında gelen merhum Özhan Canaydın'a yeterince değinilmemesi, Ali Sami Yen adının hiçbir yerde geçmemesi gecenin negatif yönlerinden biriydi. Tabi başbakanın protestosu da stadın acılışına gölge düşürdü. Ertesi gun staddan cok Recep Tayyip Erdoğan ve onun çıkışı konusuldu. Kısacası son derece kötü bir organizasyon oldu; bunda da en büyük pay hiçbirşeyi dogru düzgün beceremeyen herseyi eline yuzune bulaştıran yönetime aittir.
26 Şubat 2011 Cumartesi
25 Şubat 2011 Cuma
Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena
Yer | Seyrantepe, Şişli, İstanbul |
---|---|
Temel Atma | 13 Aralık 2007 |
Açılış | 15 Ocak 2011 |
Sahibi | Galatasaray Spor Kulübü |
Zemin | Doğal çim |
---|---|
Maliyet | 160 milyon €[1] |
Mimar | Mete Arat |
Yapısal Mühendis | Varyap, Uzunlar, TOKİ |
---|---|
Ev Sahibi | Galatasaray |
Kapasite | 52.650 koltuk 157 Loca 5.500 VİP |
Boyutlar | 105x68 |
23 Şubat 2011 Çarşamba
Galatasaray'a Yeni Stad
90lı yıllarda ortaya atılmıştı ilk kez; Galatasaray’ın yeni bir stadı olmalı diye, 1996-2000 arasındaki başarılı gecen senelerin sonunda gelen Uefa Kupası'ndan sonra sıkça dile getirilmeye başlandı. Avrupa şampiyonu olmuş bir takımın bu şâna yakışır da bir stadı olmalıydı. Planlar, taslaklar, projeler hazırlandı, o kadar cok stad maketi gorduk ki,,,Her yeni başkan adayı yeni bir maket koymasıyla klup binasının içi maketten geçilmez hal aldı. Öyle ki her gun Galatasaray'a Yeni Stad, diye haberler cıkıyordu. Şu an bile google'a Galatasaray'a yeni stad yazın Yaklaşık 3.110.000 sonuç bulundu ifadesiye karşılaşırsınız.
Sonra gun geldi yeni stad olmayacak, masraflı olacak su olacak bu olacak bari Ali Sami Yen'i yıkıp yerine yenisini yapalım fikri agır bastı. Bu surede de maclar Olimpiyat Stadında yapılacaktı. İşte bu Galatasaray adına verilmiş en sacma, en gereksiz ve sonucu Galatasaray'a en agır sekilde donen kotu bir karar oldu. 2003 yılında Fatih Terim yönetimindeki Galatasaray Olimpiyat stadının yolunu tutmuş ve bugune kadar gelen çöküş düneminin ilk adımları atılmış oldu. Olimpiyat stadı büyüktü, görkemliydi, muhteşemdi ama bir o kadar da boş bir staddı; sorunluydu, yagmurun camurun ruzgarın en kotu etkilerini sonuna kadar hissettirdiği bir yerdeydi. Üstüne bir de yolu yoktu, tarfik cilesi gelmesi gitmesi herseyi ayrı bir sorundu. İşte bu sacma kararın ceremesini Galatasaray o sene Avrupa'ya erken veda edip ligde de altıncı olarak cekti. Bu işlerin Olimpiyat stadıyla olmayacagının anlaşılmasıyla Ali Sami Yen Stadı'na geri dönüş yapıldı. İşin enterasan tarafı Olimpiyat Stadında gecirilne bir senede Ali Sami Yen'e tek bir kazma vurulmamasıydı. Adeta kendi haline cürümeye terkedilmişti. O zmana neden boyle bir karar alınmıştı. İşte Galatasaray'ın ne kadar profesyonelce yonetildiğinin br gostergesi daha o gunlerde belirmişti. Sonra parca parca yapaılm fikriyle eski acık diy adlandırılan tribun yıkılıp tekrar yapılarak belirli yerlerin de onarılmasıyla emektar Sami Yen 2010 yılı sonuna kadar hizmet etmeye devam etti.
Son iki senesinde ise emektar başkanımız rahmetli Özhan Canaydın'ın muthiş cabalarıyla yeni stadın yapınıma başlandı. Evet artık maketten bir adım oteye gidilmiş yeni stadın temeline kazma atılmıştı.Yukarda görülen Seyrantepe arazisi üzerine Aslantepe adı altında yeni bir mabet yapılacaktı.13 Aralık 2007 itibariyle calışmaşara başlanmıştı, herşey rüya gibiydi.
Öyle de oldu, ruya gibi başlangıc ruya kadar kısa sürdü ve ihaleyi alan Eren Talunun şirketi Talu inşaat ihalede belirtilen şartları yerine getiremediği için inşşat şirketin elinden alındı. Firmanın zararı milyon doları yakındı Galatasaray ise elde temel yeni ihaleyi beklemek üzere kala kalmıştı. Yeni ihale yapıldı onda da dişe dokunur bir iş yapacak talihli cıkmadı. Sonra bir daha bir daha bir daha, en sonunda iş TOKİ'ye kaldı. Burda rahmetli Özhan Canaydın'ın muthiş emeğine yine değinmekte fayda var. Tabi Başbakan Recep Tayyip Erdogan'ın istekli arzulu tutumuna da. Ama kim bilebilirdi ki gün gelecek bu durum Galatasaray adına tartışma konusu olacak başına bir dunya corap örecekti.Toki'nin inşaatı devralmasıyşa işler hızlanmış, seri bir şekilde stad yukselmeye başlamıs, planlanandan gec de olsa catısı eksik de olsa 15 Ocak 2011 tarihi itibariyle açılışı yapılmış ve şöyle bir mekan ortaya cıkmıştır.
Ve boyle gecti kayıtlara Aslantepedeki stadın öyküsü, bir stad, bin öykü... Bu bir son değil başlangıctı.
17 Şubat 2011 Perşembe
16 Şubat 2011 Çarşamba
Engeller Engeller
Bu siteye erişim mahkeme kararıyla engellenmiştir.
Blogspot.com web sitesine Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 14.01.2011 tarih ve 2011/156 D iş sayılı kararı ile erişim engellenmiştir.
Gün geçmiyor ki güzel ülkemde bir gariplik daha yaşanmasın, Blogspot.com uzantılı sitelere erişim yasakalanmış; Sebep mi yüce kuruluş Digiturk öyle istemiş, sebep ise google ait bazı uygulamalardan Lig Tv için link verilip Lig tv yayınlarının interaktif kanallardan izlenmesine sebep olmakmış. Şahsen ben su ana kadar boyle bir paylaşımda bulunmadım ama sagolsun bu yasakla birlikte Lig Tv bir program üzerinden gayet de net bir şekilde izleyebilecegimi ögrendim. İyi ki varsınız yasaklar, engeller, bu farkındalık için de çok teşekkürler.
10 Şubat 2011 Perşembe
8 Şubat 2011 Salı
5 Şubat 2011 Cumartesi
Bazen Tarih, Tozlu Bir Sayfa Değil Gercektir
Edip Gurman'ın şiiri Ali Sami Yen'in muthiş resimleriyle....
Şiirin o muhteşem sözleri içinse burdan buyrun.
2 Şubat 2011 Çarşamba
Özlemle
Saygı, Sevgi, Özlemle Anıyoruz...
Dün yine yapayalnız dolaştım yollarda
Yağmurlarda ıslanan bomboş sokaklarda
Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadım unutamadım ne olur anla beni
Unutmak kolay demiştin alışırsın demiştin
Öyleyse sen unut beni yeter ki benden isteme
Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadım unutamadım ne olur anla beni
Yıllar ikimizden de çok şeyler götürmüş
Sen yeni yuva kurarken beni paramparça bölmüş
Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadım unutamadım ne olur anla beni
Unutmak kolay demiştin alışırsın demiştin
Öyleyse sen unut beni yeter ki benden isteme
Gözlerimde yaş kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadım unutamadım ne olur anla beni